Bu şehir bunlara.Bunlar da bu şehire layık değil! Lütfen bu yazıyı dikkate alın!!!!

Bu gece (2 Temmuz 2000) sıkıntılardan kurtulmak için saat dokuz buçuk sularında caddeye çıktım.Bir iki tur attıktan sonra çaykara iş merkezi önünde biraz geleni gideni seyredeyim de belki arkadaşlardan benim gibi kendini gece karanlığına vuranlardan rastlayan olursa biraz muhabbet ederiz dedim.Arkadaşları konuşmak için aramadım çünkü rahatsız olabilirlerdi.Herkes benim gibi anlayışlı olmayabilir. Neyse Bira zaman geçti geleni gideni seyrederken bir bayan gözüme takıldı dar bir kot giymiş.üstte de dar bir body denilen giysi ama göbek civarı açıktı,kumaş yetmemiş olmalı diye düşündüm içimden:))) tabi ki öyle değildi çağdaş(!) fikirle bir butik çi tarafından üretilmiş çağdaş(!) bir kıyafetti. Ama ben halen daha bu tür kıyafetlerin neresinde çağdaşlık bulunduğunu bir türlü çözemedim. Ya çağımız çılgısızlık çağıydı yada biz çağ dışı kalmıştık, yani çağdaşlık çıplaklıksa. Eğer böyle bir çağdaysak ben çağ dışı olmayı tercih ederim. Ama böyle bir çağda değiliz de bilgi çağındayız diye düşünüyorum, çünkü televizyonlar ve çağdaş ülke liderleri hep böyle diyor. Yoksa onlarda mı yanılıyor. Çünkü bu kıyafetler çağdaşsa bilgi bunun neresinde. Ha belki de onu giyenlerin vücudu hakkında bilgi edinmemizi sağlıyor! Öyle mi dersiniz? Ama ben biliyorum ki öyle değil. yanlışım varsa doğrusunu bilenler düzeltsinler lütfen... Zamanında Erzurum'da ahlak değerleri yaşamın bir parçasıyken artık yaşamdan arta kalan bir kırıntı şekline dönüştü. Erzurum milletinin bunun böyle olmasını istemediğini biliyorum. Gerçi eski Erzurum ahlakıyla yetişmiş beylerin buna teessürle baktığını bildiğim kadar. bu giysiyi giyen kıza "uuuff be ne parça" diye düşünen (affedersiniz) kavatlarında olduğunu biliyorum bunu kimse de inkar edemez. Hatta bunlar da kendilerine Dadaş sıfatını yakıştırıyorlar ki kesinlikle bu sıfata layık değiller. Bunu düşünen ve de diyenler kadar, o insanı bunu düşünmeye ve yanında ki arkadaşına dile getirmeye yönelten çağdaş(!) insanlar da suçludur. Bir kadının yaratılışının sebebi onun gizemi ve de sahip olduğu güzellikleri namahreme değilde sadece haklısına sunmasıdır. Aslında bu konuyu dile getirmemin sebebi o insanı rencide etmek değil aksine uyarmaktır. Bundan o insanın Çağdaşın(!) haberi de olur mu bilmiyorum. İnşallah buraya yazdıklarım bir tesadüf de oldun onun kulağına veya gözüne denk düşer. Çünkü biz şehrimizde bu tür ahlaksızlıklara göz yumdukça bunlar daha da ileri gidecektir. Bu bayanı gördüğümde gidip hiç olmaz sa biraz daha edepli giyinmesi için uyarmak istedim, o anda orada bulunan insanların hakkında başka düşünceler oluşabilir diye vazgeçtim. Gerçi bu düşüncem hem onun için hemde gençliğimiz içindi.Çünkü her an bir it kopuk tenha bir yerde bu genç bayana tacizde bulunabilirdi ve şehrimiz bir leke alacak olabilirdi. Ama bu Çağdaşa(!) tepki gösterecek başkada kimsenin olmadığını-olmayacağını biliyorum. Çünkü bu çağdaş ulusal tvlerde ki aptalca magazin anlayışından doğan bilmem ne voleler yüzünden gençliğimizde ve diğer insanlarda bu şuur kalmamıştır. Benim üzülmemin asıl sebebi bu mübarek-üzerine binbir hatimler indirilmiş şehrin kutsaliyetinin zedelenmesi ve bu topraklar için can verenlerin ruhlarının diğer alemde sıkılmaması bu ruhların; "ben böyle bir ahlaki toplam için mi canımı verdim, keşke canımı vermez olaydım" diye kendilerine sormaması içindir. Bence de özgürlüklerini ahlaki sınırları aşarak kullanan insanların yaşamasındansa, iffetiyle ve mücadelesiyle başka milletler himayesinde olmak benim için tercihtir. Çünkü bu durum benim için bir kahriyettir. Bu kutsal şehir-Erzurum bu tür insanlara, bu tür çağdaş(!) insanlarda Erzurum'a layık değildir. Bu şehrin ahlaki değerlerini alt üst edip bu ülkeye faydalı olacak bir zihniyeti tanımıyorum ve böyle bir çağdaş zihniyetinde yetişmesini istemiyorum. Sizlere de buradan uyarıda bulunuyorum şehrinize ve ahlaki değerlerinize sahip çıkın ve Kur'an yolundan ayrılmayın.... Bana bu özgür ortamda duygularımı dile getirme fırsatını veren Musa Yıldız'a da teşekkür ederim.Sevgilerle

Emir Alp